Aktuelles
  • Herzlich Willkommen im Balkanforum
    Sind Sie neu hier? Dann werden Sie Mitglied in unserer Community.
    Bitte hier registrieren

Mustafa Kemal Atatürk

  • Ersteller Ersteller Popeye
  • Erstellt am Erstellt am
Die Jungs aus Tunceli sind nicht umsonst verhasst,sowohl bei Türken als auch bei Kurden.
Sie haben sich damals gegen eine Moderne Türkei ausgesprochen,und haben dafür die Quittung bekommen,auch wenn es ihnen nicht schmeckt.
Ohne Atatürk würden sie heute noch von Agas herumkommandiert werden...

Gonzo duymasin :)
 
Sie haben keine Berechtigung Anhänge anzusehen. Anhänge sind ausgeblendet.
 

Anhänge

    Sie haben keine Berechtigung Anhänge anzusehen. Anhänge sind ausgeblendet.
Solange er sich an Rahmenbedingungen hält und weiterhin gewählt wird, habe ich auch kein Problem mit seiner Wahl. Er hat in den 11 Jahren vieles richtig aber auch einiges falsch angepackt. Ich bin mir aber sicher, dass er in guter Erinnerung bleiben wird, vorausgesetzt er merkt, wann Zeit ist Abschied zu nehmen.

Das hoffe ich ebenfalls,im großen und ganzen ist Er ein guter Staatsmann.
Leider ist man in der Türkei nie ohne die Brechzange zurechtgekommen,das weiß auch ein Erdogan.
Er weiß zu gut wie weit er gehen kann,und das macht ihn so erfolgreich.

- - - Aktualisiert - - -


seni gidi,hemen anladin :mrgreen:
 
1920x1080

A91Hu7R3GCfg.jpg


http://250kb.de/u/141025/j/A91Hu7R3GCfg.jpg
 
.
10671398_816866485044018_4289291016881671060_n.jpg









GAZİ PAŞAM!

Gazi Çiftliği'nde dolaşıp hava alırken oldukça yaşlı bir kadına rastladık. Atatürk attan inerek bu ihtiyar kadının yanına sokuldu:
- Merhaba nine!
Kadın Atatürk'ün yüzüne bakarak hafif bir sesle:
- Merhaba, dedi.
- Nereden gelip nereye gidiyorsun?
Kadın şöyle bir duralayıp
- Neden sordun ki, dedi. Buraların sabısı mısın? Yoksa bekçisi mi?
- Ne sahibiyim ne de bekçisiyim nine. Bu topraklar Türk milletinin malıdır. Buranın bekçisi de Türk milletinin kendisidir. Şimdi nereden gelip nereye gittiğini söyleyecek misin?
Kadın başını salladı:
- Tabii söyleyeceğim, ben Sincan'ın köylerindenim bey, otun güç bittiği, atın geç yetişdiği kavruk köylerinden birindeyim. Bizim mıhtar bana bilet aldı trene bindirdi, kodum Angara'ya geldim.
- Muhtar niçin Ankara'ya gönderdi seni?
- Gazi Paşamızı görmem için. Başını pek ağrıttım daaaa... Benim iki oğlum gavur harbinde şehit düştü. Memleketi gavurdan kurtaran kişiyi bir kez görmeden ölmeyeyim diye hep dua ettim durdum. Rüyalarıma girdi Gazi Paşa. Ben de gün demeyip mıhtara anlatınca, o da bana bilet alıverip saldı Angaraya, giceleyin geldimdi. Yolu neyi de bilemediğimden işte ağşamdan beri böyle kendimi ordan oraya vurup duruyom bey.
- Senin Gazi Paşa'dan başka bir isteğin var mı? Kadının birden yüzü sertleşti:
- Tövbe de bey, tövbe de! Daha ne isteyebilirim ki... O bizim vatanımızı gurtardı. Bizi düşmanın elinden kurtardı. Şehitlerimizin mezarlarını onlara çiğnetmedi daha ne isteyebilirim ondan? Onun sayesinde şimdi istediğimiz gibi yaşıyoruz. Şunun bunun gavur dölünün köpeği olmaktan onun sayesinde kurtulmadık mı? Buralara bir defa yüzünü görmek, ona "Sağ ol paşam!" demek için geldim. Onu görmeden ölürsem gözlerim açık gidecek. Sen efendi bir adama benziyon, bana bir yardım ediver de Gazi Paşa'yı bulacağım yeri deyiver. Atatürk'ün gözleri dolu dolu olmuştu, çok duygulandığı her halinden belliydi. Bana dönerek:
- Görüyorsun ya Gökçen, işte bu bizim insanımızdır... Benim köylüm, benim vefalı Türk anamdır bu.

Attan indim. Yaşlı kadının elini tuttum, anacığım, dedim, sen gökte aradığını yerde buldun, rüyalarını süsleyen, seni buralara kadar koşturan Gazi Paşa yani Atatürk işte karşında duruyor.

Köylü kadın bu sözleri duyunca şaşkına döndü. Elindeki değneği yere fırlatıp, Atatürk'ün ellerine sarıldı. Görülecek bir manzaraydı bu. İkisi de ağlıyordu. İki Türk insanı biri kurtarıcı, biri kurtarılan, ana oğul gibi sarmaş dolaş ağlıyorlardı. Yaşlı kadın belki on defa öpmek istedi Atatürk'ün ellerini; Atatürk onun ellerini öptü. Sonra heybesinden küçük bir paket çıkarttı. Daha doğrusu beze sarılmış bir köy peyniri. Bunu Atatürk'e uzattı:
- Tek ineğimin sütünden kendi ellerimle yaptım Gazi Paşa, bunu sana hediye getirdim. Seversen gene yapıp getiririm.

Paşa hemen orada bezi açıp peyniri yedi. Çok beğendiğini söyledi.

Sonra birlikte köşke kadar gittik. Oradakilere şu emri verdi:
"Bu anamızı alın burada iki gün konuk edin. Sonra köyüne götürün. Giderken de kendisine üç inek verin benim armağanım olsun."

10403050_816865091710824_3728608467749732276_n.jpg
 
Zurück
Oben