Aktuelles
  • Herzlich Willkommen im Balkanforum
    Sind Sie neu hier? Dann werden Sie Mitglied in unserer Community.
    Bitte hier registrieren

Nur in türkischer Sprache

  • Ersteller Ersteller AyYıldız
  • Erstellt am Erstellt am
Dayko sana bir şey sormam lazım. Bir filimde bir sahne beni rahatsiz ediyor. Belki filmi izlemişsindir izlemediysen de izlemeni tavsiye ederim. Kısacası milli piyangonun Şener Şenin kendisine çıktığını öğrendiği gece aile ferdlerinden sonra kendi kendisini basması beni rahatsız ediyor ama neden bilmiyorum. Gülme önemli konu :D

Eğer 1:40:40ta başlayan sahneyi izleyebilirsen yorumunu merak ediyorum doğrusu.

Um diese Inhalte anzuzeigen, benötigen wir die Zustimmung zum Setzen von Drittanbieter-Cookies.
Für weitere Informationen siehe die Seite Verwendung von Cookies.
 
Dayko sana bir şey sormam lazım. Bir filimde bir sahne beni rahatsiz ediyor. Belki filmi izlemişsindir izlemediysen de izlemeni tavsiye ederim. Kısacası milli piyangonun Şener Şenin kendisine çıktığını öğrendiği gece aile ferdlerinden sonra kendi kendisini basması beni rahatsız ediyor ama neden bilmiyorum. Gülme önemli konu :D

Eğer 1:40:40ta başlayan sahneyi izleyebilirsen yorumunu merak ediyorum doğrusu.

Um diese Inhalte anzuzeigen, benötigen wir die Zustimmung zum Setzen von Drittanbieter-Cookies.
Für weitere Informationen siehe die Seite Verwendung von Cookies.



filmin bitimine 10 sn kala nasıl bir olay gelişebilir ki?


bana filmi seyrettireceksin. :)
 
Zuletzt bearbeitet:
filmin bitimine 10 sn kala nasıl bir olay gelişebilir ki?


bana filmi seyrettireceksin. :)

Her nedense zamanı yanlış vermişim. 01.05.30 olacak. İzlemediysen filmi izlemeni tavsiye ederim ama ben yine de beni duygusal anlamda örseleyen sahnelerin bir özetini yazayım. Şimdi Mesudiye diye bir kasabada yaşayan istasyon şefine milli piyango çıkar. Azla yetinmeyi bilen bu insan dünya iyisi olmasına rağmen o geceden sonra arkadaşlarından ve sonra ailesinden şüphelenmeye başlar. Korkusu biletinın elinden alınması...

Can alıcı sahnedeyse rüyasında kendisi kapıdan girer ve kendini boğmaya kalkar. Uzun lafın kısası bu adam kendinden de şüphelenir. Birincisi neden? Bir insanın kendinden şüphelenmesi ne demek olabilir? Bu sorunun cevabını bulamadım ve ben sorularıma cevap bulamayınca çok huysuz olurum.

Ikincisi de karısının kendinden şüphelenmesini güvensizlik olarak kabul eder, bunu da kendi karısından gereksiz yere şüphelenmesine rağmen. İnsan pisikolojisine meraklı olduğumdan senin yorumunu okumak istedim. Banal bir filim gibi gözükse de filim derin mesajlar içeriyor. :D
 
Her nedense zamanı yanlış vermişim. 01.05.30 olacak. İzlemediysen filmi izlemeni tavsiye ederim ama ben yine de beni duygusal anlamda örseleyen sahnelerin bir özetini yazayım. Şimdi Mesudiye diye bir kasabada yaşayan istasyon şefine milli piyango çıkar. Azla yetinmeyi bilen bu insan dünya iyisi olmasına rağmen o geceden sonra arkadaşlarından ve sonra ailesinden şüphelenmeye başlar. Korkusu biletinın elinden alınması...

Can alıcı sahnedeyse rüyasında kendisi kapıdan girer ve kendini boğmaya kalkar. Uzun lafın kısası bu adam kendinden de şüphelenir. Birincisi neden? Bir insanın kendinden şüphelenmesi ne demek olabilir? Bu sorunun cevabını bulamadım ve ben sorularıma cevap bulamayınca çok huysuz olurum.

Ikincisi de karısının kendinden şüphelenmesini güvensizlik olarak kabul eder, bunu da kendi karısından gereksiz yere şüphelenmesine rağmen. İnsan pisikolojisine meraklı olduğumdan senin yorumunu okumak istedim. Banal bir filim gibi gözükse de filim derin mesajlar içeriyor. :D


Filmi fi tarihinde izlemişliğim vardır. :)


Ay sonu evraklarını toparlayınca filmi hemen tekrardan seyredeceğim, söz.
 
dirilis ertugrul seyrederken ben :lol:

14962753_10154768830704679_3507415919498273361_n.jpg
 
Can alıcı sahnedeyse rüyasında kendisi kapıdan girer ve kendini boğmaya kalkar. Uzun lafın kısası bu adam kendinden de şüphelenir. Birincisi neden? Bir insanın kendinden şüphelenmesi ne demek olabilir? Bu sorunun cevabını bulamadım ve ben sorularıma cevap bulamayınca çok huysuz olurum.

Ikincisi de karısının kendinden şüphelenmesini güvensizlik olarak kabul eder, bunu da kendi karısından gereksiz yere şüphelenmesine rağmen. İnsan pisikolojisine meraklı olduğumdan senin yorumunu okumak istedim. Banal bir filim gibi gözükse de filim derin mesajlar içeriyor. :D


Filmi az önce sonuna kadar seyrettim.

- - - Aktualisiert - - -

Mesudiyeli Mesut'un düzenli bir hayatı var, kendi rutin işlerini takip ediyor.Tren saatleri belli, stresli bir iş ortamı yok, kendini her gün yeniden ıspat etmesi gerektirmeyen bir düzende yaşıyor.
Karısının beklentileri yüksek. İstasyon şefi, yıllar içinde egosu bir hayli yüksek olan eşini idare etmeyi öğrenmiş.

Yılbaşı piyangosunda büyük ikramiye Mesut'a çıktığında alışık olmadığı düzeyde yüksek bir stres ortamına maruz kalıyor. Rasyonel bir şekilde düşünemiyor, panikliyor.

İnsan, aşırı stres altında olduğu zaman vücut bazı hormonlar salgılamaya başlar, var olan bazı hormonların ise seviyesi değişir ki vücut bu yeni stres ortamına adapte olabilsin.

Bana göre istasyon amiri böyle bir durumla karşı karşıya kaldığı için kendisinden şüphelenir duruma düştü, yani stres altındaki vücudunun salgıladığı hormonlar onun halusinasyonlar görmesine hatta eşini boğazlamasına sebep oldu.

- - - Aktualisiert - - -

Mesut, kendi kendisiyle mücadele halindeyken ve iç dünyasında hesaplaşırken geçici bir süre, yani rüyasında eşinden şüphe duydu. Eşi ise soğukkanlı, bütün verileri topladıktan sonra kocasıyla ilgili bu sonuca vardı. Aslında kadın, kendi karakterine uygun, ikramiye kendisine çıksaydı kocasına karşı sergileyeceği tavrı Mesut'a mal etmeye çalıştı.
Kısaca Mesut'un tavrı anlık bir olaydı karısınınki ise kadının kendi karakterini yansıtan bir durum.
 
Yılbaşı piyangosunda büyük ikramiye Mesut'a çıktığında alışık olmadığı düzeyde yüksek bir stres ortamına maruz kalıyor. Rasyonel bir şekilde düşünemiyor, panikliyor.

Bence kendisinin iç yüzü zaten orda ortaya cıkıyor. Filmin başlarında avukat arkadaşına 'sen mesleğin gereği öylesin ama insan insana güvenmeli' gibi bir şeyler söylüyor ama bariz gerekmediği halde karısından şüphe duyuyor.

Sen durumu alışık olmadığı bir duruma bağlıyorsun o kadarına ben de katılırım ama o karakterde beni rahatsız eden başkalarından beklediğini kendisi gösteremiyor ama daha sonra milyardan çabuk vazgeçebiliyor. Karısı bence içten pazarlıklı değil aksine dobra bir kadın ve ilk başlarda hiç güvensizlik hissetmiyor. Kızı desen gerçekten 'küçük orospu' :lol:

Çok çelişkili bir karakter ama çok güzel hissetiriyor.

Aslında kadın, kendi karakterine uygun, ikramiye kendisine çıksaydı kocasına karşı sergileyeceği tavrı Mesut'a mal etmeye çalıştı.

Sen demek ki kendi iç dünyanda Mesutu aklamışsın ben haksız buluyorum. Adam bence kendinde keşfetmediği karakteristik özellikler sergilemeye başladı o geceden sonra. Bu durumu tabi olağan dışı durumla açıklayabilirsin.

Yukardaki tezin mümkün ama yine de spekülatif. Ben Ruminin de dediği gibi olduğu gibi görünenlerden hoşlanıyorum.

Güzel filmdi ama dimi? :D
 
Adam başarısız olmaktan, beklentilere cevap verememekten korkuyor, baskın bir karakter değil. Kendinden, eşinden ve ćevresinden şüphe duyması iç aleminde gerćekleşiyor, muhakeme yapıyor. Kadının, enerjisi ćenesine vurmuş.

- - - Aktualisiert - - -

Evet güzel bir film, iyi ki Mesut ya da eşi gibi değilim.
 
Zurück
Oben