Sözlere bak be...
YouTube - Harbiyeli Mar
Kanlarımız süslenir Mete Hanın kanıyla,
Çıkarız kabirlerden Fatih Sultan şanıyla.
Kızıl Elmaya doğru yürüyen Harbiyeli,
Budine doğru taşar içimden erlik seli.
Alparslanla birlikte çelikleşen yurdumuz,
Adı görklü Ahmetten kut aldı gök kurdumuz.
Toprağı eze eze, yürüyoruz Romaya;
İhanet eden rumu sokuyoruz komaya!!
Harbiyeli yürür gider Mete Hanın izinden,
Selanike bomba atar Dramanın düzünden.
Subay asla şaşırmaz; Bosna da Türk ilidir,
Dünya denen şu Türke Allahın sebilidir.
Harbiyeli Tunustan izler Kızıl Elmayı
Sevgiliden çok ister şu Romayı almayı.
Kızıl Elma yolunda akan kanlarla sancak,
Fezadan kıyametle iner toprağa ancak!
Yıldırımlar çaktırır, kutlu Türkistan taşı,
Ecdad-ı şahanemiz Beçten izler savaşı.
Vatikanın gözüne sokarız Barnabası
Vatikana da yeter bir tek Yörük obası.
Tozlu raflardan iner şanlı Sancak-ı Şerif,
Mete Hanın ilmiyle, bu cenk edilir tarif.
Ve tanklarımız döner, istikamet Tebrize
Şah da Kuruş da gelse vız gelir ülkümüze!
İsraili ezince şanlı postallarımız,
Semerkanttan alkışlar bizi krallarımız.
Harbiyeli marşını saklar Pekin piçine,
Bangladeşten yürürüz Urumçinin içine.
Ve moğoldan öcümü almadan dönmem geri,
Bu hesabı taşırım ben Keykubattan beri.
Moskovada dinlenir, Rekadan su içeriz,
Varnada yakamozu izlemeye geçeriz.
Harbiyeli olunmaz, kanın harp, cenk demeli,
Metenin ne idiyse; o olmalı emeli,
Çadırımın tavanı yüce göktür, otağ yer,
Ünsalarız ayda da kalmaz basılmadık yer!
Ünsalarız, yamyamı ilk kez besleriz bizler,
Harbiyeliyi arar Bolivyadaki gözler!
Biz coninin gözünü kolye yapar takarız,
Marstan bir füze atar, tüm dünyayı yıkarız!