Aktuelles
  • Herzlich Willkommen im Balkanforum
    Sind Sie neu hier? Dann werden Sie Mitglied in unserer Community.
    Bitte hier registrieren

Frage an die Griechen 2

dieses Gebäude in Istanbul hat für euch deshalb eine grosse Bedeutung weil ihr Griechen eure Blütezeit in Kostantinopolis gehabt habt. Es ist jetzt besser ihr selbt behauptet was anstatt immer euch auf die Leistung euerer Vorfahren zu berufen.


mensch es geht hier nicht um "uns" es geht um 300 millionen orthodoxe christen du pappnase :rolleyes:

sogar unseren patriarchen will man aus der türkei vertreiben indem man ihn zwingt türke zu werden oder die priesterschule in chalki schließt was sehr wichtig ist für die ausbildung eines bischofs zum patriarchen
 
Ach Capo du Lappen, weil irgendwo steht, dass die Kirche für euch wichtig ist, heißt es nicht, dass ihr sie euch einfach nehmen könnt. Bist du dumm im Kopf oder was?
 
dieses Gebäude in Istanbul hat für euch deshalb eine grosse Bedeutung weil ihr Griechen eure Blütezeit in Kostantinopolis gehabt habt. Es ist jetzt besser ihr selbst beweisst jetzt was anstatt immer euch auf die Leistung euerer Vorfahren zu berufen.

Achso, und weil diese Blütezeit vorbei ist sollen wir jetzt darauf verzichten? Tickst du noch? Wie De_la_Greco schon sagte, es ist die Kirche aller Orthodoxen.
 
genau so wie du sehe ich das auch. Die sind fast 200 Jahre frei und lassen sich von den Deutschen durchfüttern und sehen ihren Misserfolg bei den Ottomans begründet.
Keinen Griechen wird bei Geburt die Hochkultur garantiert!!

Dann erkläre mal, wieso sich die Türken durchfüttern lassen, Herr Gscheitl.

"Von 2007 bis 2013 soll die Türkei insgesamt 4,8 Milliarden Euro an Vorbeitrittshilfen
von der Europäischen Union erhalten. In seinem Sonderbericht hatte der
Europäische Rechnungshof festgestellt, dass weder ausreichende Zielsetzungen
definiert, noch eine Konzentration der Gelder auf Prioritäten erkennbar sei.
Angesichts fehlender Indikatoren ließe sich auch ein Erfolg der Zahlungen nicht
feststellen. "In den sechs Jahren des Bestehens der Heranführungshilfe der EU für
die Türkei wurde kein System geschaffen, das die Ex-post-Bewertung einzelner
Projekte oder die Wirksamkeit des Programm insgesamt im Hinblick auf das
Erreichen der Prioritäten der Beitrittspartnerschaft und die Fortschritte der Türkei auf
dem Weg zum EU-Beitritt ermöglicht", so der Rechnungshof."
http://www.markus-pieper.eu/PRESSE_downloads/2010_pressemitteilungen/pm100324.pdf
 
Das ist doch ein Museum? Welchen nutzen hat es für uns?
Atatürk Müze yapti, tek yalnis yaptigi sey. Büyük Önder Fatih Sultan Mehmed Han hic bir zaman istemedi Aya Sofya Caminin, Camiden haric baska birseye cevrilmesini. Ben Istanbula gittim gezdim konustum, Rehberciler anlatti bana. Rumlarin ne kadar Kilise olmasini istiyorsa, Türklerin de o kadar Cami olmasini istiyor, yoksa niye Atatürk Müze yapsin? Zamaninda iki Taraf da catisti biri Kilise biri Cami dedi ve sonunda ortasini yapti Atatürk. Müslüman ve Türk Alemi icin cok büyük bir anlami var Aya Sofya nin, öyle Atalarimiza ve Dinimize tükürüp Rumlara veremeyiz.

İstanbul’un Fethinden Sonra Ayasofya
29 Mayıs 1453 (H. 857)te İstanbul fethedilince, Fatih Sultan Mehmed Han Ayasofya’nın camiye çevrilmesini emretmiş ve fethi takiben ilk Cuma namazı burada Akşemseddin hazretleri tarafından kıldırılmıştır. Fatih Sultan Mehmed Han, Ayasofya’yı hayratının ilk eseri olarak, kıyamete kadar cami kalmasını yazılı vasiyet ve vakfetti. Caminin yanına da bir medrese yaptırdı. Müslüman Türkler, Ayasofya’ya daima ilgi duymuşlar, yaptıkları ustaca tamiratlarla bugüne kadar gelmesini sağlamışlardır.
İslam dini her şeyde olduğu gibi, resimleri de faydalı ve zararlı olmak üzere ikiye ayırmış olduğundan Canlılara tapılmasına Alet olan resimleri yasaklaması sebebiyle, Ayasofya’nın camiye çevrilmesi esnasında, binadaki mozaikler alçıyla sıvanarak badanalanmıştır. Ayrıca güneydoğudaki istinat duvarı ile buradaki tuğla minare, Fatih devrinde inşa edilmiştir. Kuzeybatıdaki minare, Sultan İkinci Bayezid, diğer minareler Sultan İkinci Selim devrinde, Mimar Sinan tarafından inşa edilmiştir. Sultan Üçüncü Murad devrinde de, Mimar Sinan İmparator Andronikos zamanında yapılan payandaları yeniden örmek ve yeni payandalar inşa etmek suretiyle, caminin çökme tehlikesinin önüne geçmiştir. Yine bu devirde Ayasofya’da bulunan iki büyük Su küpü Bergama’dan getirilmiştir. Mihrabın iki yanındaki şamdanlar ise Kanuni Sultan Süleyman Han tarafından Budin’den getirilerek camiye vakfedilmiştir. Ayasofya Camii, 1809’da Sultan İkinci Mahmud Han, 1847 senesinde Abdülmecid Han ve 1894'te İkinci Abdülhamid Han devirlerinde tamir edildi.
Duvarlardaki ayetler, Sultan Dördüncü Murad zamanında, Bıçakçızade Mustafa Çelebi tarafından yazılmıştır. Bir şaheser olan mermer mimber ile vaz kürsüsü de bu devre aittir. Caminin güneyinde, duvarları Kütahya ve İznik çinileriyle kaplı ve çok kıymetli yazma eserler bulunan kütüphane Sultan Birinci Mahmud Han tarafından inşa ettirilmiştir. Caminin büyük kubbesine asılı olan büyük top kandili Üçüncü Ahmed Han yaptırdı.
Bugün mevcut olup, duvarlarda asılı duran ve Mustafa İzzet Efendinin hattı olan 7,5 m çapındaki lafzatullah, Peygamber efendimizin ve dört halifenin isimleri yazılı yuvarlak levhalar, Abdülmecid Han zamanında asılmıştır.
Ayasofya Camiinin bahçesindeki mezarlığa inşa edilen ilk türbe, Sultan İkinci Selim’e aittir. Bundan sonra Sultan Üçüncü Murad ve Sultan Üçüncü Mehmed’in türbeleri inşa edilmiştir. Ayrıca Ayasofya’nın bahçesinde Sultan Birinci Mustafa ile Sultan İbrahim’in türbeleri de mevcuttur.
Ayasofya’nın figürlerini ortaya çıkarma işi 1931-38 döneminde zamanın hükümeti tarafından Amerikan-Bizans Enstitüsüne verilmiş ve bu enstitü adına T. Whittemore çalışmalara başlamıştır. Kubbedeki mozayiklerin bir kısmı boya ile kopye edilmiştir. Fatih Sultan Mehmed Han zamanında mozayikler tamamen kazındığından yeniden yapıldığı da bildirilmektedir.
 
Dann erkläre mal, wieso sich die Türken durchfüttern lassen, Herr Gscheitl.

"Von 2007 bis 2013 soll die Türkei insgesamt 4,8 Milliarden Euro an Vorbeitrittshilfen
von der Europäischen Union erhalten. In seinem Sonderbericht hatte der
Europäische Rechnungshof festgestellt, dass weder ausreichende Zielsetzungen
definiert, noch eine Konzentration der Gelder auf Prioritäten erkennbar sei.
Angesichts fehlender Indikatoren ließe sich auch ein Erfolg der Zahlungen nicht
feststellen. "In den sechs Jahren des Bestehens der Heranführungshilfe der EU für
die Türkei wurde kein System geschaffen, das die Ex-post-Bewertung einzelner
Projekte oder die Wirksamkeit des Programm insgesamt im Hinblick auf das
Erreichen der Prioritäten der Beitrittspartnerschaft und die Fortschritte der Türkei auf
dem Weg zum EU-Beitritt ermöglicht", so der Rechnungshof."
http://www.markus-pieper.eu/PRESSE_downloads/2010_pressemitteilungen/pm100324.pdf

schön das du es nochma schreibst hab weiter oben aber schon geschrieben das die bis heute eu geld kriegen =)
 
Zurück
Oben