Aktuelles
  • Herzlich Willkommen im Balkanforum
    Sind Sie neu hier? Dann werden Sie Mitglied in unserer Community.
    Bitte hier registrieren

Nachrichten aus der Türkei

Cizre'de PKK safında 18 İngiliz ajanı iddiası

Cizre'de yerel kaynaklar tarafından sıkça dillendirilen bu iddiaya göre 18 İngiliz ajanının varlığı tespit edildi.

i_3503.jpg


Milli Gazete'de yer alan habere göre; bu İngilizlerden 4’ü ise ölü ele geçirildi. İçişleri Bakanı Selami Altınok’un verdiği rakamlara göre ise Cizre’de 32 kadar terörist ölü ele geçirildi ama 16 defin gerçekleşti. Üstelik kamuoyuna yansıyan definlerin arasında sivil de vardı. Cizre’Maradona İngiliz izi, Türkiye’de terörün, dış mihraklarca “uyandırıldığı ve beslendiği” gerçeğini de ortaya koyuyor.

AYDINLANMAYI BEKLEYEN İDDİALAR

Yerel kaynakların verdiği bilgilere göre Şırnak Merkez Tümen Komutanlığı önünde fotoğraf çekerken yakalanan 2 Fransız turist herhangi bir resmi açıklamaya takılmadı.

Bu iki Fransız’ın, Cizre olaylarının en yoğun yaşandığı Ömer Kabak Meydanı’nda yer alan Menekşe Otel’de kaldığı iddiaları ve el konulan fotoğraf makinalarından askeri noktaların fotoğraflarının, gösteriler sırasında hem polislerin hem de eylemcilerin ayrı ayrı fotoğraflarının yer aldığı belirtiliyor.

Fakat tüm bu iddialar herhangi bir resmi açıklamaya muhatap olmuyor. Resmi açıklamalarda verilen ölü terörist sayısıyla, gömülen terörist sayısının birbirini tutmaması ve teröristlerin kimliklerinin açıklanmamış olması da şüpheleri artırıyor.

RAKAMLAR İDDİALARI DOĞRULUYOR

Cizre’de 4 – 12 Eylül arasında sokağa çıkma yasağıyla birlikte terör örgütü PKK’ya yönelik gerçekleştirilen operasyonlarda resmi makamların açıklamalarına göre 32 terörist ele geçirildi. Yerel kaynakların verdiği bilgilere göre, bölgede resmi açıklamalarda yer almayan ve olaylara üçüncü bir iradenin daha müdahil olduğu iddiaları cevap bekliyor. Alınan bilgilere göre Cizre’de yaşanan olaylarda askeri unsurlar ve PKK’lı teröristler dışında yabancı ajanlar da boy gösterdi. Hatta 18 İngiliz ajanının varlığının tespit edildiği, bunlardan 4’ünün ise ölü ele geçirildiği bilgisi resmi açıklamalara yansımasa da ciddi bir şekilde dillendiriliyor.

PKK SİLAH, İSTİHBARATLAR AJAN DEPOLADI

İçişleri Bakanı Selami Altınok’un geçtiğimiz hafta Cizre ile ilgili verdiği rakamlar bu iddiaları doğrular nitelikte. Altınok açıklamasında 32 kadar teröristin ölü ele geçirildiğini açıkladı. Fakat Cizre’de yalnızca 16 defin gerçekleşti ve bunun önemli bir kısmı sivil vatandaşlardan oluşuyor. Devletin başının, “Çözüm süreci boyunca PKK silah depoladı”açıklaması, bölgede yaşanan otorite boşluğundan faydalanan yabancı istihbarat servislerinin de bu dönem içerisinde Doğu ve Güneydoğu illerinde konuşlandığı bilgisini güçlendiriyor.

PKK SİLAH DEPOLARKEN, YABANCI İSTİHBARATLAR AJAN DEPOLADI

İçişleri Bakanı Selami Altınok’un geçtiğimiz hafta Cizre ile ilgili verdiği rakamlar bu iddiaları doğrular nitelikte. Altınok açıklamasında 32 kadar teröristin ölü ele geçirildiğini açıkladı. Fakat basına yansıyan bilgilerde Cizre’de yalnızca 16 defin gerçekleşti ve bunun önemli bir kısmı sivil vatandaşlardan oluşuyor. Devletin başının “Çözüm süreci boyunca PKK silah depoladı” açıklaması, bölgede yaşanan otorite boşluğundan faydalanan yabancı istihbarat servislerinin de bu dönem içerisinde Doğu ve Güneydoğu illerinde konuşlandığı bilgisini güçlendiriyor. Ölü ele geçirilen teröristlerin kimliklerinin açıklanmaması da bu iddiaları güçlendiren başka bir unsur olarak göze çarpıyor.

90’LI YILLARIN AKTÖRLERİ YENİDEN BÖLGEYE Mİ GELDİ?

Son aylarda artan terör eylemleri, sık sık dile getirilen “Türkiye 90’lı yıllara mı dönüyor?” sorusunu gündeme taşıyor. 90’lı yıllarda yaşanan birçok olayın altından yabancı ülke servislerinin çıkması, PKK’nın dış güçler tarafından kullanılan bir maşa olduğunu gözler önüne sermişti. Gelinen süreçte Cizre üzerinden yürütülen algı operasyonlarının altından da yabancı istihbarat ajanlarının çıktığı iddiaları söz konusu sorulara yanıt niteliği taşıyor.

NEDEN CİZRE?

PKK ve yandaşları Cizre üzerinden Türkiye’yi kaosa sürüklemeye çalışırken, olayların başlangıç noktası olarak neden Cizre’nin seçildiği, bölgenin birçok konuda PKK için merkez üssü olduğu gerçeğiyle aydınlanıyor. Şırnak’ın Cizre ilçesi resmi sayıma göre 100 bin kişilik nüfusa sahip. Coğrafi olarak Irak-Türkiye sınırına giden güzergâhta uluslararası İpek Yolu üzerinde bulunan ilçe, tamamı Kürt kökenli vatandaşlardan oluşuyor. İlçenin önemli bir kısmını doksanlı yılların başında cereyan eden köy boşaltma olaylarından gelen insanların kurduğu yerleşimler oluşturuyor. Sokağa çıkma yasağına neden olan Cudi ve Nur mahalleleri tamamen bu yerinden edilmiş, yoksul, eğitimsiz, terör mağduru insanlardan oluşmakta.

CİZRE’DE SOKAK HAKİMİYETİ PKK’DA

Köy boşaltmaları döneminde dünyaya gelen çocuklar bugün Cizre’Maradona sokak eylemlerinde kullanılan çocuklar. Bu gençler, ebeveynlerinden farklı olarak, keskin bir milliyetçi nosyon ve devlet karşıtlığı ile yetişmiş, geleceğe dair ülkesiyle ortak umutları olmayan, yaşadığı yer ile ilgili aidiyet duygusu gelişmemiş, kendisini devlete ve kendisi dışındaki herkese karşı yabancı olarak gören kişilerden meydana geliyor. Terör örgütünün ağına takılan bu gençler, kandırılarak sokak eylemlerinde kullanılıyor. Dolayısıyla örgütün şehir merkezi bazında neredeyse tüm noktalara kadar sızabildiği birkaç ilçeden birisidir Cizre.

CİZRE, COĞRAFİ KONUMUYLA AVANTAJLI

Cizre’nin coğrafi konumu itibariyle Irak Kürdistanı’na, Kandil’e, Cudi ve Gabar dağlarına yakın bir konumda olması da olaylar için neden Cizre’nin seçildiği sorusuna ikinci bir cevap oluyor. Gerek olası bir özerklik durumunda gerekse geri çekilme durumunda stratejik konumundan faydalanılabilecek olması, PKK’nın Cizre’yi tercih etme sebeplerinden bir tanesi. Bazı gazete ve televizyonlarda örgütün çeşitli komutanlıklarının bu ilçede olduğu bilgisi de PKK’nın Cizre tercihini açıklıyor.

BÜYÜK İSRAİL İÇİN SAVAŞAN İNGİLİZ

Terör örgütü PKK’nın Suriye kolu PYD safındaki eski İngiliz askerlerden Timothy Paul Jacobs Wordsworth, İsrail basınına yaptığı açıklamalarda Yahudi kökenli olduğunu vurgularken, cami duvarlarına Siyonist sembol ve mesajlar yazmaktan mutluluk duyduğunu söyledi.

jacobs-wordsworth_1839.jpg


İSRAİL İÇİN PKK'YA KATILAN EVANGELİST

Evangelist bir zihin yapısına sahip olduğu belirtilen eski İngiliz askeri PKK’lı Wordsworth, The Jarusalem Post’a yaptığı açıklamalarında Yahudi kökeniyle ilgili bilgileri doğrularken, İslam topraklarında bulunma gerekçesini ise, ‘Kral Davut’un soyundan ikinci Mesih’in dönüşünü hızlandırmak’ şeklinde açıkladı.

Suriye’de PYD’ye katılan batılılar arasında bulunan eski İngiliz asker Timothy Paul Jacobs Wordsworth’un, Nazilerin elinden ‘Hıristiyan’ olduğunu söyleyerek kurtulan bir Yahudi’nin torunu olduğu ortaya çıktı.

"MESİH'İN DÖNÜŞÜNÜ HIZLANDIRMAK İÇİN SAVAŞIYORUM"


Evangelist bir zihin yapısına sahip olduğu belirtilen eski İngiliz askeri PKK’lı Wordsworth, İsrail basınına (The Jarusalem Post) yaptığı açıklamalarında Yahudi kökeniyle ilgili bilgileri doğrularken, İslam topraklarında bulunma gerekçesini ise, ‘Kral Davut’un soyundan ikinci Mesih’in dönüşünü hızlandırmak’ şeklinde açıkladı. 1990’larda Bosna’daki soykırım esnasında İngiliz askeri olarak NATO ‘Barış’ Gücü’nde görev yaptığını açıklayan PKK’lı Wordsworth, ailecek bir dönem ‘Hıristiyan’ gözükmekle birlikte aslında Yahudi olduklarını ve kendisini Londra’daki Reform Sinagogu cemaatin bir üyesi olarak gördüğünü kaydetti.

CAMİ DUVARINA SİYON MESAJLARI

Eski İngiliz askeri Wordsworth, PKK saflarında Amerikan desteği ile IŞİD’in elinden alınan bölgelerdeki camilere Siyonist hahamların isimleriyle birlikte Siyonist sembol ve mesajlar yazmaktan mutlu olduğunu ve bunun kendisini manen yükselttiğine inandığını da şu cümle ile ifade etti: “Haham Nahman adını yazdığım zaman ışık getiriyor, bunu gerçekten hissediyorum. Arkadaşlarımın çoğu Suriye Kürdistan’ını kurtarmak için öldü. Ama burası en azından İsrail devleti gibi güzel yaşayan bir ülke olacak” iddiasında da bulunan Wordsworth, Kürtlerin bağımsızlık için İsrail’i örnek alması gerektiğini söyledi; İsraillilerin de askeri uzmanlık konusunda Kürt gönüllülere destek yolları aradığını ilan etti.

Kaynak: EnSonHaber

 
Auf gehts Amed SK holt euch den türkischen Pokal!!!

Dieser kurdische Fußballverein trotzt Hass und Gewalt

Dieser Fussballspieler Semih Sentürk der im Artikel erwähnt wird erinnert an TuAF:haha:

In Diyarbakir bekriegen sich Sicherheitskräfte und PKK. Der Fußball-Drittligaklub der kurdischen Stadt sorgt derweil für Furore im türkischen Pokal. Star des Teams ist ein früherer Bundesligaprofi.

Im Schatten des Krieges, der seit Monaten in der Metropole Diyarbakir und anderen kurdischen Orten herrscht, rollt ein Fußball-Drittligaverein aus Diyarbakir den türkischen Pokalwettbewerb auf: Amed SK. Am Sonntag siegte der Klub im Achtelfinale beim Erstligisten Bursaspor 2:1. Ein toller sportlicher Erfolg – immerhin war der Gegner 2010 türkischer Meister und schloss die Vorsaison als Tabellensechster ab. Vor allem aber ist es ein politischer Triumph.
Im Vorfeld hatten Fans von Bursa, einer Industriestadt im Nordwesten des Landes, das Spiel zu einer Art Duell mit der verbotenen kurdischen Arbeiterpartei PKK erklärt. Im Internet kursierten Flyer zum Spiel, bebildert mit Fotos von Soldaten und Sondereinheiten. Schon beim letzten Pokalspiel gegen den Istanbuler Klub Basaksehir, derzeit auf Platz vier der ersten Liga, war die Atmosphäre ähnlich; der ehemalige Nationalspieler Semih Şentürk feierte sein Tor mit einem Salut ans türkische Militär, auch wenn er hinterher kleinlaut zugeben musste, dass er sich selber vom Wehrdienst freigekauft hatte.


Im Achtelfinale in Bursa vermieden sowohl der Stadionsprecher als auch der Kommentator des regierungsnahen Senders ATV, auch nur den Namen Amed zu nennen. Stattdessen sprachen sie zumeist von "den Gästen", "dem Gegner" oder schlicht von den "anderen". Der Hintergrund: Amed ist der kurdische Name von Diyarbakir. Die Namensänderung vollzog sich zu dieser Saison – quasi pünktlich zum Ende des Waffenstillstands zwischen dem Staat und der PKK.

Damit nicht genug. Der Klub läuft auch in den kurdischen Farben Gelb-Rot-Grün auf. Und er gehört der Stadtverwaltung von Diyarbakir. Klubs im Besitz von Kommunalverwaltungen sind im türkischen Fußball zwar keine Seltenheit. Doch Diyarbakir wird von Oberbürgermeisterin Gültan Kisanak regiert. Sie gehört der prokurdischen HDP an – in den Augen der türkischen Nationalisten, aber auch der Regierung und von Recep Tayyip Erdogan eine Art legaler Arm der PKK. So verwunderte es nicht, dass der Fernsehkommentator in einer derart parteiischen Weise kommentierte, wie man es sonst nur von Spielen der Nationalmannschaft kennt.


Auf der Straße dauerte diese Freude über den Einzug ins Viertelfinale allerdings nicht lange. Kaum dass sich in Diyarbakir die ersten Fans versammelt hatten, wurden sie von der Polizei mit Tränengas vertrieben.

Im Stadion in Bursa waren sie aus Sicherheitsgründen erst gar nicht zugelassen. "Die Klubführung von Bursa hat uns freundlich empfangen", sagt Klubchef Karakas. Doch die gegnerischen Fans hätten das ganze Spiel über seine Mannschaft beleidigt und "Terroristen raus" oder "PKK-Bastarde" gerufen.
amed-sknin-baskanligina-secilen-isim-belli-oldu-77406.jpg


Türkei: Kurdischer Verein trotzt allen Anfeindungen - DIE WELT
 
UN kritisieren Angriff auf Zivilisten scharf

Die UN haben die Türkei aufgefordert, in der umkämpften südosttürkischen Stadt Cizre die fundamentalen Rechte von Zivilisten zu beachten. Anlass des Appells ist ein Video, das der Hochkommissar der Vereinten Nationen für Menschenrechte, Said Raad al-Hussein, am Montag als "äußerst schockierend" verurteilte.

Darauf seien unbewaffnete Zivilisten zu sehen, die beim Transport von Toten über eine Straße beschossen würden. Dem Kameramann Refik Tekin, der selbst verletzt worden sei, drohe eine Haftstrafe. "Das Filmen von Gräueltaten ist kein Verbrechen, aber das Feuern auf Zivilisten ist sicher eines", sagte Said.

Dieser und andere Vorgänge müssten unabhängig untersucht werden. Das Auftauchen des Videos lasse auch viele Fragen aufkommen, was in Cizre und anderen Teilen der Südost-Türkei wirklich passiere und vor der Welt verborgen werde.Offensive gegen PKK in Südosttürkei: UN kritisieren Angriff auf Zivilisten scharf - n-tv.de

Du Kurdische Schlange weißt ganz genau das PKK Terroristen auf die Zivilisten schießen. Die Kurden flüchten vom Osten in den Westen, die PKK möchte das verhindern und tötet dabei alle die versuchen zu flüchten, so kam es bereits dazu, dass in Städten mit 100 Tausend Einwohner jetzt nur noch 10 Tausend Leben, und das ganze nimmt weiter ab und macht es der Armee dann leichter, da die PKK Ratten sich dann nicht mehr hinter Zivilisten verstecken können.

CaTR_SFXEAETCI7.jpg


CaTR_SqWEAAFoLy.jpg


CaTR_TOWcAAvU6f.jpg


CaTR_T4WcAgs4OU.jpg


Das Video wovon die Rede ist sagt auch nichts aus man sieht einen Panzer dann gibt es einen schnitt und es fallen Schüsse.
 
Du Kurdische Schlange weißt ganz genau das PKK Terroristen auf die Zivilisten schießen. Die Kurden flüchten vom Osten in den Westen, die PKK möchte das verhindern und tötet dabei alle die versuchen zu flüchten, so kam es bereits dazu, dass in Städten mit 100 Tausend Einwohner jetzt nur noch 10 Tausend Leben, und das ganze nimmt weiter ab und macht es der Armee dann leichter, da die PKK Ratten sich dann nicht mehr hinter Zivilisten verstecken können.

CaTR_SFXEAETCI7.jpg


CaTR_SqWEAAFoLy.jpg


CaTR_TOWcAAvU6f.jpg


CaTR_T4WcAgs4OU.jpg


Das Video wovon die Rede ist sagt auch nichts aus man sieht einen Panzer dann gibt es einen schnitt und es fallen Schüsse.

Du willst doch nicht die Türken in ein besseres Bild stellen? Davon bekommen einige Rassistenschweine große Bauchschmerzen.
 
suat mamat ist heute verstorben-allah rahmet eylesin

suat mamat erzielte das erste wm tor fuer die turkei...

12654170_1134511566560967_4304958183173051511_n.jpg
 
Alın!.. Bu da Yunan'ın iz haritası...

03.02.2016 00:00

24679_b.jpg

Ahmet TAKAN


1-339.jpg


"Bu da ne"
diye soracaksınız!...

Arz edeyim efendim; Yunanistan'ın Türk hava sahasını nasıl ihlal ettiğine dair iz haritası. Bu askeri terim ile 24 Kasım 2015'de düşürülen Rus savaş uçağı ile ilgili kriz de tanışmıştınız. 29 Ocak Cuma günü de bir Rus savaş uçağının NATO'yla karışık Türk hava sahasını ihlal ettiğini öğrendik. Bu sefer angajman kurallarıuygulan(a)madı. Genelkurmay Başkanlığı her nedense Rus savaş uçağının iz haritasını da yayınlamadı. Türkiye'yi yönettikleri iddia eden siyasiler "NATO-MATO" diye geveleyip bir şeyler demeye çalışıyorlar fakat ne NATO'nun ne de Rusya'nın pek de oralı olduğu yok.

Neyse!.. Yukarıdaki haritaya dönelim. Eski Milli Savunma Bakanlığı Genel Sekreteri emekli Kurmay AlbayÜmit Yalım çizdi. Yıllardır YENİÇAĞ'dan Yunanistan'ın karasularımızı, hava sahamızı nasıl ihlal ettiğini, Ege ve Akdeniz'Maradona adalarımızı nasıl işgal ettiğini bağıra bağıra belgeleriyle anlatıyoruz. Anlaşılamayan(!), tuhaf bir sessizlik ve aleni göz yumma var!..
Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu kabilinden...

Bu sefer angajman kurallarının işletil(e)mediği Rus savaş uçağının hava sahamızı ihlalinden tam 1 gün önce Yunanistan sınırlarımız içinde öyle bir gezinti yapmış ki; evlere şenlik. Tabi ki her defasında olduğu gibi sizlere bu acı gerçekler duyurulmadı. Havagazından hönkürmelere kulak vermekle meşguldünüz!.. Gerisini -belgeleriyle- Ümit Yalım'ın anlatımından okuyun;

"Türk hava sahası sık sık ihlal ediliyor. Hava sahası ihlallerinin büyük çoğunluğu Ege Denizi bölgesinde ama AKP Hükümeti bu ihlalleri ısrarla gizliyor. Rusya Federasyonu'na ait bir adet SU-34 savaş uçağı, 29 Ocak 2016 tarihinde, Suriye sınır bölgesinde Türk hava sahasını yaklaşık 1 dakika süreyle ihlal etti. Hava sahası ihlali, Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenlik haklarının ihlali olup kabul edilemez. Ancak Rus uçağının hava sahası ihlalinden bir gün önce, 28 Ocak 2016 tarihinde, Yunanistan'a ait Cougar tipi askeri helikopter, Bodrum bölgesinde, Türk hava sahasına 2 mil girerek hava sahamızı 1 saat süreyle ihlal etti. Rus uçağının ihlaline sert tepki veren Erdoğan-Davutoğlu ikilisi, Yunan helikopterinin Türk hava sahası ihlaline, her zaman olduğu gibi sessiz ve tepkisiz kaldılar.

Yunan Savunma Bakanı Kammenos'u taşıyan askeri helikopterin, Türk hava sahasındaki uçuşunu gösteren resim ve video görüntüleri, Yunan Savunma Bakanlığının resmi internet sitesinde yayımlandı. Kammenos'u taşıyan helikopter önce, Yunan işgali altında olmakla birlikte Türkiye Cumhuriyeti'ne ait olanKalolimnoz Adası'nın üzerinde uçuyor. Görüntülerde adanın uç kısmına yerleştirilen Yunan bayrağına özellikle yer verilmiş.

2-254.jpg
3-157.jpg


Daha sonra adanın doğusuna geçerek Türk hava sahasında uçmaya devam eden helikopterin içinden çekilen görüntülerde Türkiye'ye aitKalolimnoz Adası ile geri bölgede Yunanistan'a ait Kelemez Adası görünüyor. Helikopter Kardak Kayalıkları bölgesine yaklaştığında da Bakan Kammenos denize çelenk atıyor.
(yansı-4-girer)

Yunan helikopterinin uçtuğu bölge, İngiliz ve Amerikan haritalarına göre de,Yunanistan'ın 12 Ada deniz sınırının dışında olup Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenlik alanıdır. 28 Ocak 2016 Tarihinde, Türk hava sahasını 1 saat süreyle 2 mil ihlal eden Yunan askeri helikopterine hiçbir önleme yapılmamıştır. Buna karşılık aynı gün Türk hava sahasında ve kendi adamız olan Kalolimnoz üzerinde, 26 bin feet'te (7 bin 925 m.) oldukça yüksek irtifadan uçan 2 Türk F-16 uçağına, Yunan uçakları tarafındanönleme yapılmıştır. Türk uçaklarına yapılan önlemeler Bakan Kammenos tarafından basına açıklanmış ve Yunan Genelkurmay Başkanlığı internet sitesinde yayımlanmıştır.

15 Ocak 2016 Tarihinde de, 3 Yunan Sahil Güvenlik botu ve 1 Yunan Balıkçı teknesi Didim bölgesinde Türk karasularını tam 6 mil ihlal etmiştir. Rus uçağının hava sahası ihlalini internet sitesinde yayımlayan Türk Dışişleri Bakanlığı, Yunan helikopterinin hava sahası ihlali ile Yunan gemilerinin karasuyu ihlallerini yayımlamamıştır. Görüldüğü üzere Erdoğan, Davutoğlu ve AKP Hükümeti, Ege Denizi'ni tamamen Yunanistan'a terk etmiş ve Türkiye'yi Anadolu yarımadasına hapsetmiştir.

Erdoğan'ın Başbakanlığı döneminde, Kardak kahramanı Türk SAT Komandoları kumpasla içeri tıkılıp tutsak edilirken, Yunan SAT Komandoları Türk topraklarına yerleştirilmiştir."

Bir Sur'a, bir Ege'ye adalarımıza sonra'da Akdeniz'e Kıbrıs'a bakın!..
Bana, parçalanmanın iz haritasını çizebilir misin Mülayim?...

4-071.jpg


Kaynak: yeniçağgazetesi



Yunan fickt mongos von der Steppe ach Syrien anal Pur.
 


Dieser Fussballspieler Semih Sentürk der im Artikel erwähnt wird erinnert an TuAF

malaka,semih ist ein held..

Um diese Inhalte anzuzeigen, benötigen wir die Zustimmung zum Setzen von Drittanbieter-Cookies.
Für weitere Informationen siehe die Seite Verwendung von Cookies.


Um diese Inhalte anzuzeigen, benötigen wir die Zustimmung zum Setzen von Drittanbieter-Cookies.
Für weitere Informationen siehe die Seite Verwendung von Cookies.



der terrorverein hat vom turkischen fussballverband eine strafe bekommen (heimspiel ohne zuschauer plus geldstrafe) als belohnung hat man fenerbahce ausgelost bekommen im pokal:lol:
 
Auf gehts Amed SK holt euch den türkischen Pokal!!!

Dieser kurdische Fußballverein trotzt Hass und Gewalt

Dieser Fussballspieler Semih Sentürk der im Artikel erwähnt wird erinnert an TuAF:haha:



Türkei: Kurdischer Verein trotzt allen Anfeindungen - DIE WELT
Die Türkische Regierung hat das Hinspiel zwischen Amed und Sikebahce für die Sicherheit der Sikebahce Spieler von Amed nach Urfa verschoben. Sie sagen Diyarbakir ist Türkei aber haben Angst hinzugehen:lol:
 
Zurück
Oben