Aktuelles
  • Herzlich Willkommen im Balkanforum
    Sind Sie neu hier? Dann werden Sie Mitglied in unserer Community.
    Bitte hier registrieren

Türkischer Frühling

Es gibt doch die HDP, wieso werden die nicht gewählt? :D

Weil sogar in deiner Heimatstadt die Menschen nicht so verblendet vor Hass sind wie du.





Ich würde eher sagen, dass der Doc kritisch wirkt, als wie einer, der sinnlosen Hass hegt. Außerdem könnt ihr ja froh sein, dass nicht alle angehörigen der Minderheiten für eine Loslösung von der Türkei sind. In Katalonien sind auch nicht alle Katalanen für die Unabhängigkeit, sowie in Schottland, etc. auch nicht. Ist ja ganz normal, dass verschiedene Tendenzen existieren.

Heraclius
 
Ich würde eher sagen, dass der Doc kritisch wirkt, als wie einer, der sinnlosen Hass hegt. Außerdem könnt ihr ja froh sein, dass nicht alle angehörigen der Minderheiten für eine Loslösung von der Türkei sind. In Katalonien sind auch nicht alle Katalanen für die Unabhängigkeit, sowie in Schottland, etc. auch nicht. Ist ja ganz normal, dass verschiedene Tendenzen existieren.

Heraclius

Ja sehr "kritisch", sogar der User Zeuge Hartzcores hatte dies einst gedacht, nun weiß er wie Gonzo tickt. Auch du wirst das mal merken.

Die Kurden, besser gesagt, deren angeblichen "Repräsentanten" wollen selber nicht mal eine Loslösung von der Türkei.
 
I
Es gibt doch die HDP, wieso werden die nicht gewählt? :D

Weil sogar in deiner Heimatstadt die Menschen nicht so verblendet vor Hass sind wie du.

Je höher der Bildungsgrad bei den Bewohnern Dersims, desto gradienter entdecken sie ihre türkischen Wurzeln.


  • The present Kurdish Alevis are too numerous to be the descendants of only the remaining parts of those two tribes. This raises the question where the Dersimis came from, and the answer suggested by most Turkish scholars, both of the official history school and liberal ones, is that they are kurdicized (or zazaicized) Turcoman Kızılbaş tribes. This assumption appears so reasonable that is has been unquestioningly accepted by some western scholars as well (e.g. Mélikoff 1982a: 145). However, it is hard to imagine from whom these tribes could have learnt Kurdish or Zaza, given the fact that social contacts with Shafi`i Kurmanc and Zazas are almost nonexistent. In Sivas, on the other hand, Kurdish (and Zaza) Alevis have long been in close contact with Turkish Alevis, without the latter being assimilated. I propose the alternative hypothesis that a considerable part of the ancestors of the present Alevi Kurds neither were Turcomans nor belonged to the followers of Shah Isma`il, but rather were Kurdish- and Zaza-speaking adherents of other syncretist, ghulat-influenced, sects. I shall presently present some evidence to support this hypothesis.



  • ...here are yet other indications that Kurdish tribes have played a part in the propagation of certain forms of Alevism (though not necessarily of the Safavid variety). As Irène Beldiceanu-Steinherr gathered from her archival research, the major Bektaşi communities of the 15th and 16th centuries appear to have consisted of nomadic tribes.[22] Ottoman documents contain numerous references to these tribal groups (named Bektaş, Bektaşlu or Bektaşoğulları) and associate them with a wide range of localities, in an arc from Sivas by Malatya, Mar`aş and Antep to Aleppo and Adana and incidentally even further west. Most surprising, perhaps, is the explicit reference to the Kurdish element in these tribes. Cevdet Türkay classifies them as Konar-göçer Türkmân Ekrâdı taifesinden, "nomadic Turcoman Kurds."[23] This term, which occurs often in his list of tribes, appears to refer to tribes of mixed composition



  • The said tribal Bektaşis were found in the same regions where we later encounter Kurdish Alevis. But they must be only one of numerous Kurdish tribal elements that went into the formation of the present Kurdish Alevis. Several major Dersimi tribes are found by name in Ottoman sources. Türkay lists, for instance, numerous occurrences of the Lolan, Dirsimli and Dujik/Duşik (a name that we find used in the 19th century to refer to the tribes of Dersim collectively), and all of them he classifies as Ekrâd taifesinden; only one major Dersim tribe, the Balaban, are listed as Yörükan taifesinden.[25]

Ausgenommen von Diaspora-Exilanten aus Dersim, leugnen die wenigen Dersimer in Anatolien ihre türkmenischen Vorfahren. Selbst die architektonischen Baustile ihrer türkmenischen Vorfahren sind in dieser ostanatolischen Landschaft ihnen zugeschnitten.

Offizielle Seite Dersims: ..:: T.C. KÜLTÜR VE TUR?ZM BAKANLI?I | TUNCEL? ?L KÜLTÜR VE TUR?ZM MÜDÜRLÜ?Ü ::..

Tunceli’nin çeşitli kesimlerindeki eski mezarlıklarda, günümüze kadar kalan tarihi mezar taşlarında kültürel geleneklerin sürdürüldüğü görülmektedir.Yörede koyun biçimindeki mezar taşları, Akkoyunlular dönemindeki Türkmen geleneğine tanıklık etmektedir.


44398,mezar1jpg.png


Pülümür ilçesine bağlı Sağlamtaş Köyü mezarlığında 11 adet koç heykeli bulunmaktadır. Yapılan araştırmalarda bu mezar taşlarının 250-300 yıl önce yapıldığı anlaşılmıştır. Kayalardan oyularak tek parça halinde yapılan ve 200 ile 300 kg. arasında değişik ağırlığa olan bu heykeller mezarın yan tarafına konulmuştur. Mezar taşlarının tamamı tescilsizdir.

Tunceli yöresindeki eski mezarlar ya bir tepe üzerinde ya da köyün ya da mezranın üst tarafında yüksekçe bir yerde bulunmakta olup, mezar
44399,mezar2jpg.png
taşlarında geleneksel örf ve adetlerin yanı sıra dini ve mitolojik unsurları da görmek mümkündür

Tunceli ilinde bulunan koç-koyun mezar taşları genellikle ayaktadır. Sade bir şekilde işlenmiş heykellerin bir kısmının üzerinde kılıç, bıçak, sadak, çevgan, kalkan, hançer, dokuma tezgahı, şiş, herek, çatal gibi eşyalara ait kabartma figürlerin yanı sıra çeşitli hayvan ve bitki figürleri de yaygın olarak kullanılmıştır. Bu figürler yalnız bezek olarak değil, orada yatan kişinin cinsiyeti, toplumsal konumu ve mesleğini de belirten figürlerdir. Kılıç, kalkan, at, ok, koç, tüfek, tabanca, bıçak gibi şekiller mezar sahibinin erkek olduğuna ve yiğitliğine işarettir. Kandil, terazi v.b. şekiller din adamlarına; iğne, sap, küskü, el gibi figürler ise kadınlara aittir. İbrik ve tepsi gibi figürler cömertliğin ifadesidir. Bazı mezarlarda görülen Zülfikar
44400,mezar3jpg.png
(Hz. Ali’nin Kılıcı), güneş kursu gibi şekiller de orada yatan kişinin alevi inançlı olduğuna işarettir.

Pülümür ilçesine bağlı Sağlamtaş Köyü mezarlığında 11 adet koç heykeli bulunmaktadır. Yapılan araştırmalarda bu mezar taşlarının 250-300 yıl önce yapıldığı anlaşılmıştır. Kayalardan oyularak tek parça halinde yapılan ve 200 ile 300 kg. arasında değişik ağırlığa olan bu heykeller mezarın yan tarafına konulmuştur. Mezar taşlarının tamamı tescilsizdir.
 
Sie haben keine Berechtigung Anhänge anzusehen. Anhänge sind ausgeblendet.
 

Anhänge

    Sie haben keine Berechtigung Anhänge anzusehen. Anhänge sind ausgeblendet.
Zurück
Oben